Yeşil projeler için HES'lerin önemi büyük
Ak-Eli İnşaat Genel Müdürü Nevzat Yalçın, Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın çevre ile uyumlu çalışmayan HES projelerinin yapımına kesinlikle izin vermediğini belirterek HES'lerden elde edilen enerjinin en sağlıklı, en güvenilir, en temiz ve en doğal enerji olduğunu söyledi.
MEHMET SAFA CANAT - HASAN CANAT / İSTANBUL

KIBRIS’IN 50 YILLIK SU İHTİYACI GİDERİLECEK

Mersin’de inşa ettiğiniz Alaköprü Barajı İnşaatı projesinden ve proje bittiği zaman bölge halkına sağlayacağı faydalardan bahsedebilir misiniz?

Kıbrıs’ın içme suyu ve kullanma suyu temininde büyük sıkıntılar çektiği herkes tarafından biliniyor. Çünkü Kıbrıs’ın su kaynakları oldukça sınırlıdır. Bunun için önceki yıllarda da çeşitli yöntemler düşünülmüş. Türkiye Cumhuriyeti olarak yavru vatan Kıbrıs’a su götürebilmek için yapılan son çalışmalar neticesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Bey ve Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu Bey, Türkiye ile Kıbrıs arasında bir su hattının kurulması kararına vardılar. Bunun için ilk etapta suyun nereden temin edileceği belirlendi. Mersin’in Anamur ilçesi yakınında ihale edilen Alaköprü Barajı Ak-Eli İnşaat ve Tinaş İnşaat Ortak Girişimi ile inşa ediliyor. 7 Mart 2014 tarihinde projemizi bitirip teslim edeceğiz. Alaköprü Barajı bittikten sonra barajda biriktirilen su deniz kenarına bir iletim hattı ile indirilecek. Denizin 250 metre altından döşenen borularla Kıbrıs’a su temini sağlanacak. Ayrıca şu anda bu projeye bağlı olarak Kıbrıs’ta Geçitköy Barajı’nın ihalesi de DSİ tarafından yapıldı. Biz de ihalenin sonuçlanmasını bekliyoruz. Sonuçlandığı zaman projenin iki başı tamamlanmış olacak. Denizin altından döşenecek borularla su götürme işlemi çok önemli teknolojiler kullanılarak yapılacak. Bizim tahminimizce Melen projesinde olduğu gibi deniz altından borular döşenerek 2015 yılında Türkiye’den Kıbrıs’a hem içme, kullanma ve sanayi suyu temin edilerek 50 yıllık perspektifte su ihtiyacı karşılanacak; hem de 4 bin 824 hektarlık bir alanda yapılacak sulu tarım ile yüksek gelir artışı sağlanacaktır.

ÇÖĞLÜĞE DÖNMÜŞ PROJELER TARİH OLDU

Türkiye’de yıllardır kangren hale gelmiş devlet taahhüt projelerinin kısa bir zaman içerisinde bitirilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

2001 yılı öncesine bakıldığında Türkiye bir proje çöplüğüydü. Her yerde başlanmış bir sürü işler, her yıl 1-2 ay çalışılarak kapatılan şantiyeler vardı. İşin başlama tarihinden itibaren 10-15 yıl geçmesine rağmen hayata geçirilemeyen çok sayıda proje vardı. 2002 yılından sonra alınan kararlara göre yeni projelerin ihale edilmesi için önemli kriterler belirlendi. Öncelik sırasına göre yıllar içinde işler yeniden ihale edildi. Bu zaman diliminde önemli bir karar da alındı. Yeni işlere başlarken eski işler için de bir çözüm yolu bulundu. Öncelikle sırası ile yüzde 50 seviyesinde bitirilmiş işlere ve hemen akabinde yüzde 70 seviyesinde bitirilmiş işlere ödenek verildi. 2007 yılından sonra yüzde 80-85 seviyesinde bitirilmiş işlere ödenekler verildi. Ve şu an 2012 yılı itibariyle Türkiye’de devam eden eski projelerden 3-4 tane var. Son olarak yakın zamanda Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu Bey’in DSİ Genel Müdürlüğü’nde yaptığı açıklamada; tüm DSİ birimlerine 2012 yılı sonuna kadar eskiden kalmış, 2886 sayılı yasaya göre ihale edilmiş hiçbir işin bırakılmamasını, eğer bitmiyorsa kaldığı noktada bırakılarak yeniden ihale edilmesi talimatı verildi. DSİ’deki meslektaşlarımız ve bürokratlarımız da bu konuda çalışmalarını sürdürüyorlar. Bu bir karardır ve bu kararın arkasında Sayın Bakanımız Prof. Dr. Veysel Eroğlu Bey’in sonuna kadar duracağına inanıyoruz.

HES PROJELERİ; SAĞLIKLI, TEMİZ, GÜVENİLİR VE DOĞAL

Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın HES projeleri ile ilgili düşünceleriniz nelerdir?

Her işin başlangıcından biraz aksaklıklar olabiliyor. İlk başta özellikle Karadeniz’deki çevre şartları nedeniyle HES projelerinde sıkıntılar yaşandı. Denetimlerdeki birtakım eksiklikler ve çevre konusuna tam uyum sağlayamamamız bu sıkıntıları tetikleyen etkenler oldu. Sayın Bakanımız Prof. Dr. Veysel Eroğlu Bey bu konuda son derece gerekli tedbirleri aldı. Çevre ile uyumlu çalışmayan bir HES projesine kesinlikle izin verilmiyor. HES’lerden elde edilen enerji yeşil enerjidir. Yani en sağlıklı, en güvenilir, en temiz ve en doğal enerjidir. Madenlerden çıkarılan kömürler bile bir kere kullanılabiliyor. HES’ler yenilenebilen enerji kaynaklarına sahiptir. Suyun hareketinden istediğiniz zamana kadar enerji üretimi yapabilirsiniz. Bu derece güvenilir olan HES projelerini bilinçsizce eleştirmek doğru değildir. Herkes sosyal düzen içerisinde düşüncelerini söyleyebilir. HES projelerine yapılan en büyük eleştiri ise doğal hayatın bozulduğuna dair yapılan eleştirilerdir. Bir HES projesi inşa edilirken derenin önü kapatılıyor, 5 km ötesine bir tünel yapılarak sular tekrar dereye bırakılıyor. 5 km’lik mesafedeki suda doğal hayatın bozulduğunu söylüyorlar. Bunun için de gerekli düzenlemeler yapıldı. Gelen suyun yüzde 10’unun can suyu olarak mutlaka verilmesi yönetmelik haline getirildi.

İSTİKRARLI BÜYÜYORUZ

Gelecekteki hedefleriniz nelerdir?

Ak-Eli İnşaat olarak hedefimiz kararlı ama istikrarlı bir şekilde büyümektir. Yeni projelere girmek için çalışıyoruz. Teknik kadromuzu daha da kuvvetlendirmek ve çevre ile uyumlu, yapılan işin karından çok kalitesi ile ön plana çıkmayı amaçlayan, güvenilir olan firma imajımızı daha üst seviyelere çıkarmak amacındayız. Kurumsallaşma anlamında önemli adımlar attık. Baraj, sulama ve konut inşaatları yapmaya devam edeceğiz. Çöp toplama ve arıtma sistemi ile ilgili bir projemiz var. Eğitim ve sağlık konusunda da yatırımlarımız oldu. Bizi bu anlamda en çok mutlu eden etken istikrardır. Ülkemizde istikrar devam ettiği müddetçe biz de elimizden gelen gayreti göstereceğiz.

UYARI: YUKARIDAKİ RÖPORTAJ SADECE MEDYA ÇALIŞMASIDIR. ERCİYES GRUP OLARAK BU ŞİRKETLE HİÇBİR TİCARİ BAĞIMIZ YOKTUR.