İş kişinin aynasıdır
Karataş İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet KARA, 'İş kişinin aynasıdır' diyerek kamu kuruluşlarının ehil insanlara iş vermesi gerektiğini söyledi.
MEHMET SAFA CANAT - HASAN CANAT / İSTANBUL

TOKİ'NİN BAŞARILARI İNKAR EDİLMEMELİ

Öncelikle bize kendinizi tanıtır mısınız?

Adım Mehmet KARA. Karataş İnşaat firmasının yönetim kurulu başkanıyım. Firmamızın 20 yıllık bir geçmişi var. 1980 yılından bu yana Türkiye genelinde özellikle Kayseri’de kooperatif olarak 7.000 kadar konut yaptık. TOKİ’nin başlatmış olduğu tünel kalıp sistemini Kayseri’de ilk defa bizim firmamız yapmıştır. Bilkent Yapı Kooperatifi adı altında 3000 konut yapıp bu sene sonunda hak sahiplerine teslim edecektir. Tabii ki bunun yanında yapmış olduğumuz yap-sat dairelerimiz de var. 2000 yılında resmi ihalelere de girmeye başladık. Bunlardan bir tanesi; 2000-2001 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı’nın EFİKAP projesi kapsamında Tarsus’ta 1 tane, İzmit’te 2 tane olmak üzere 3 tane işini yaptık. 2003 yılında bu işlerimizi bitirip teslim ettikten sonra İzmit’te denizcilerin ayrı ayrı iki tane idari binalarını yapıp teslim ettik. 2004 yılında ise TOKİ’den ilk olarak Adıyaman Besni’de 240 konutluk bir iş aldık. Daha sonra sırasıyla; Manisa Horozköy’de 416 konutluk, 3 ay sonra Konya Selçuk Üniversitesi’ne 528 konutluk, Mersin Erdemli’de 480 konutluk, Adana Merkez’de 336 konutluk ve son olarak Adıyaman Besni’de ilk aldığımız Adıyaman Besni’deki 240 konutluk işin 2. etap 260 konutluk işini de biz aldık. Toplam 2300 konut devam ediyor. Adıyaman Besni’de 240 konutluk işimizi ve Manisa Horozköy’deki 416 konutluk işimizi de Nisan ayında bitirip hak sahiplerine teslim ettik. Konya’daki 528 konutluk işimizi de inşallah 1 ay içerisinde teslim edeceğiz. Bu işimizin de altyapı ve sosyal donatı işlerine devam ediyoruz. Mersin Erdemli’deki 480 konutluk işimizi de Aralık ayına kadar bitirip teslim etmek istiyoruz. Şu an kaba inşaatı bitti. Adana’daki işimiz de aynı şekilde gidiyor. Bir sıkıntımız yok. TOKİ’den aldığımız işleri Karataş İnşaat firması olarak zamanında bitirip teslim ediyoruz. Derler ya; “İş, kişinin aynasıdır”. Biz de 2 tane işimizi teslim ettik ve 3. işimizi teslim edeceğiz. 2 yıl gibi kısa bir sürede bu konutların TOKİ’den ihalelerini aldık ve hiçbir sıkıntı çekmedik. TOKİ idari bakımdan çok güzel bir kurum. Hakedişlerimizde hiçbir sorun yaşamıyoruz. Toplu Konut İdaresi’ndeki bütün çalışanlarla bugüne kadar Karataş İnşaat firması olarak en ufak yazışmamız dahi olmadı. Kendi aramızda bu gibi konularda hiçbir sıkıntı çekmedik. Benim de müteahhit olarak bir sıkıntım yok. Bazı meslektaşlarımız demir, çimento fiyatlarının ve doların yükselmesinden kaynaklanan sorunlardan dolayı mağdur oldular. İsterseniz bu durumu da size şöyle izah edeyim. TOKİ bu projelerini başlatmadan önce Türkiye’de iş yoktu. İşsizlik had safhadaydı. O malzeme üreten fabrikaların müdürleri ben Kayseri’de iş yaparken şantiyeme kadar gelirlerdi ve ben onları içeri almazdım. TOKİ böylesine büyük bir projeyi hayata geçirince bazı fırsatçılar bu durumdan istifade etmek istediler. TOKİ müteahhitlerinin yaptığı işlerin süresi belli olduğu için işin bitiş tarihine doğru malzeme fiyatlarıyla kafalarına göre oynamaya ve TOKİ müteahhitleri için haince planlar kurmaya başladılar. Fakat bazı müteahhit arkadaşlarım ve ben de dahil olmak üzere fazla sıkıntı çekmedik. Çünkü ben ihaleye girip işi aldığım zaman malzemelerim de hazır olur. Örneğin; çimento fiyatlarındaki ufak tefek zamları kabul ediyoruz. Bu çimento fiyatlarında her sene olan şeylerdir. Fakat bu sene fiyatlarda aşırı bir şekilde yükselme oldu. Bu yükselme neden oldu? Döviz fiyatları yüzünden olmadı. Fabrikalar yurtdışına tonlarca çimento ihracı yaparak kendilerini bağladılar ve iç piyasayı yetim bırakıp sıkıntıya soktular. Nisan ayının sonunda 680.000 lira olan demir Haziran ayının ortalarında nerdeyse iki katına çıktı. Doların fiyatı 1.6 YTL oldu. Demirin fiyatı yine aynı seyirde devam ediyor. Peki ne ilgisi var? Bir endeksleyin bakalım. Dolara bağlı olsa artması mümkün değil. Bu sadece malzeme üreticilerinin kendi aralarında danışıklı fiyat arttırmalarıdır. Buradan da nasibini alan aldı. Müteahhitlerin bundan dolayı yaptıkları zararı TOKİ karşılar mı? Belki karşılayabilir. Onu da şöyle izah edeyim. Şimdi TOKİ gerçekten çok güzel bir projeye imza attı. Ben TOKİ’ye iş yaptığım için bunları konuşmuyorum. Bence büyük bir başarı. Kooperatiflerdeki yolsuzluklar yüzünden vatandaşın dolandırıldığı konular engellendi. Vatandaş normal bir kooperatife bile girdiği zaman 10-15 yıl içerisinde konutlar yapılıyordu, TOKİ bunu çok güzel bir şekilde önledi. Mesela Kayseri’de 3.000 konut yapılıyor diyelim. Vatandaş parasını yatırdığı yeri biliyor, oturacağı dairenin yerini, şeklini ve ne zaman biteceğini de biliyor. Dar gelirli vatandaşlarımız ev sahibi oluyor. Bu bütün illerimizde de bu şekilde devam ediyor ve kaçak yapılaşma önlenmiş oluyor. TOKİ’nin halkımıza en büyük iyiliği bence budur. Müteahhitler ise demin de söylediğim gibi demir ve çimento konusunda çok sıkıntı çektiklerini söylüyorlar. Ben inanmıyorum. Biz ihaleye girdiğimiz zaman ihale şartnamesini okuyoruz. Firmamızdaki mühendis arkadaşlarımızla oturup enine boyuna düşünüp işi aramızda kararlaştırıyoruz. Çeşitli yerlerden fiyat teklifleri alıyoruz ve işe bu şekilde başlıyoruz. Daha sonra dövizin artacağını, demir ve çimento fiyatlarının yükseleceğini nerden bileyim. Onu Allah bilir. Yarın başınıza neler geleceğinizi biliyor musunuz? Garantiniz mi var? Bu işler kısmet işidir. Kısmetten öteye gidemezsiniz. Ben 2004 yılında Adıyaman Besni’de 240 konutluk ilk işimi yaparken demir fiyatları 650.000 liradan 850.000 liraya kadar yükselmişti. Daha sonra eski fiyatına düştü. Ben de Manisa ve Konya’daki sonradan aldığım işler de demiri 650.000 liradan aldım. Belki malzeme fiyatları düşebilirdi. Fiyatlar düşünce de “Efendim biz demiri 650.000 liradan hesapladık, paramızı eksik verin” diye TOKİ’den paramızı geri mi isteyeceğiz? Hayır. O zaman bana göre bir sorun yoktur. TOKİ çok güzel bir proje başlattı ve inşaat sektörüne büyük katkılar sağladı. Bunu da lütfen kimse inkar etmesin.

TOKİ BAŞKANI FEDAKAR

TOKİ’nin daha başarılı olması için önermek istediğiniz bir düşünceniz veya projeniz var mı?

TOKİ’nin şu vaziyetteki projesi ve aldığı önlemler çok güzel. Bir kere kadrosu çok güzel. Başkanımız elinden geleni yapıyor. Hatta bir gün Konya’daki şantiyemize geldiğinde yaptığımız işleri gözlemliyordu. Sayın Başkanımızın Türkiye’deki bütün şantiyeleri de bu şekilde tek tek gözlemlediğini bildiğim için ben de “Başkanım, bu sizin için yorucu olmuyor mu” dedim. Başkan ise “Ben onu düşünmüyorum bile” dedi. Yani anlayacağınız her şey yerli yerinde, Başkanımız bu işin ehli ve çalışmalar da çok güzel bir şekilde devam ediyor. TOKİ’nin Başkanı’na, kadrosuna teşekkür ediyorum ve başarılar diliyorum. Türk halkının da bu güzel projeyi desteklemesini istiyorum ve ev alanlara da hayırlı olmasını diliyorum.

TÜRK MÜTEAHHİTLERİ AZİMLİ

Efendim şöyle arkanıza yaslanıp düşündüğünüz zaman uzun yıllar mesleğinizin bir çok zorluklarına göğüs germiş bir müteahhit olarak Türk müteahhitlerini dünya müteahhitleri ile kıyaslarsanız nerdeyiz?

Türk müteahhitlerinin Avrupa müteahhitlerine oranla teknolojik yönden eksiklikleri var. Avrupa’da müteahhitler hangi işe hangi makineyi kullanacaklarını biliyorlar ve o makineyi üretiyorlar. Biz ise o makineyi ülkemize getirene kadar zaman kaybediyoruz ve fiyatı da pahalıya mal oluyor. Elimizdeki makinelerle yapmaya kalkışsak işimiz yarım kalabiliyor. Bunlara rağmen Türk müteahhitleri nerelere gitmişlerse yüzlerinin akıyla dönmüştür. Türk müteahhitlerinin azimli ve hırslı çalışmasına yabancı müteahhitler dayanamaz. Çünkü onların elinden teknolojiyi aldığınız an sıfırdırlar. Çünkü onlar makineleşmiş ve makineye göre iş yapıyorlar.

UYARI: YUKARIDAKİ RÖPORTAJ SADECE MEDYA ÇALIŞMASIDIR. ERCİYES GRUP OLARAK BU ŞİRKETLE HİÇBİR TİCARİ BAĞIMIZ YOKTUR.